Category Archives: Kolesterol

Hayırlının H’si Kolesterol HDL ve Kanser

Kolesterol hücre duvarının yapıtaşıdır, yani kolesterolsüz bir yaşamın olması pek mümkün değil.  Kolesterolün de iyisi var, kötüsü var, sayın Dr. Bingür Sönmez’in de dediği gibi hayırlısı var (HDL), lanetlisi var (LDL).
Bugün size bahsedeceğim çalışma HDL seviyesiyle kanser gelişme riski ilişkisini araştırmak için yapılmış.

Okumaya devam et

Hayırlının H’si Kolesterol HDL ve Kanser için yorumlar kapalı

Filed under Kanser, Kolesterol

Metabolik Sendrom Tedavisinde Gerçek Mucize

Obezite ve diyabet salgın halinde yayılmaya devam ediyor. Konu sadece bizde değil tüm dünyada da sıkıntılı. Hastalarım kilo kontrolü için hep benden mucizevi bir ilaç bekler – evet bir mucizevi çare var gerçekten; hem sağlığınıza kavuşturuyor, hem genç göstertiyor, hem morali düzeltiyor- işte mucize yöntemi konu alan bir çalışma.

Çalışma

Bu çalışma Arap kadınlarında yapılmış. Arap kadınlarında metabolik sendrom prevalansı %25 gibi yüksek bir rakam.

Bu çalışma, bozulmuş glukoz toleransı (şeker yükleme testindeki bozukluk) veya metabolik sendromu olan Arap kadınlarında egzersiz ve diyet düzenlenmesi ile tip 2 diyabet gelişme riskinin ne kadar azalacağını hesaplamak amacıyla yapılmıştır.

100 kadına yoğun, 101 kadına da orta yoğunlukta diyet ve egzersiz programı 12 ay boyunca uygulanmıştır. 12 ayın sonunda alınan sonuçlar aşağıdaki gibidir:

Okumaya devam et

Metabolik Sendrom Tedavisinde Gerçek Mucize için yorumlar kapalı

Filed under Kolesterol, Şeker Hastalığı (Diyabet)

KOLESTEROL İLAÇLARININ BEKLENMEYEN ETKİLERİ

 

Geçen Cuma kolesterol ilaçlarının prostat kanserinde elde ettiği iyi sonuçları ele almıştık; gülün güzelliği kadar dikeni de var; bugün kolesterol düşürücü ilaçların (statinlerin) yine beklenmeyen etkilerini, araştıran bir çalışmadan bahsedeceğim.

 

Çalışmayı anlatmaya başlamadan önce, önemli bir noktayı tekrar belirtmem gerekiyor; kolesterol düşürücü ilaç alıyor olmal, diyet ve egzersizi bırakmak anlamına gelmiyor…

 

Çalışma

 

İngiltere ve Wales bölgesinde yapılan bu çalışmaya 30 ile 84 yaşları arasında 2.004.692 hasta alınmış.

 

Statin Kullanımı ile İlişkili Olmayan Durumlar

 

Parkinson hastalığı

Romatoid Artrit

Venöz tromboembolizm

Bunama

Kemik erimesine bağlı kırık

Mide kanseri

Kalın barsak kanseri

Akciğer Kanseri

Melanom

Böbrek kanseri

Meme kanseri

Prostat kanseri

 

Statin Kullanımı ile Artmış Risk

Karaciğer bozukluğu

Akut böbrek yetersizliği

Myopati (kas hastalığı)

Katarakt

 

Sonuç

Her ilacın yararlı etkileri kadar istenmeyen etkileri de olabilmektedir. Dolayısıyla, riskli grupta olan hastalara bu tip ilaçları verirken dikkatli davranmak gerekmektedir. Ayrıca gelişigüzel ilaç kullanımı da yarardan çok zarar verebileceği akılda tutulmalıdır.

 

Julia Hippisley-Cox “Unintended effects of statins in men and women in England and Wales: population based cohort study using the QResearch database” BMJ 2010;340:c2197

 

 

KOLESTEROL İLAÇLARININ BEKLENMEYEN ETKİLERİ için yorumlar kapalı

Filed under Kolesterol

KOLESTEROL DÜŞÜRÜCÜ İLAÇLAR VE PROSTAT KANSERİ

 

Günaydın, bugün erkekleri ilgilendiren bir konudan bahsedeceğim.

 

Prostat Kanseri Genel Bilgiler:

 

   •     Prostat kanseri, erkeklerde hayatı tehdit eden en sık kanser türüdür.

 

   •     30 ve 40 yaş arasındaki erkeklerin %29’unda, 60 ve 70 yaş arasındaki erkeklerin %64’ünde küçük boyutlu prostat kanseri vardır.

 

   •     6 erkekden 1’i tüm yaşamı boyunca prostat kanseri olmaktadır. Prostat kanserine yakalanan 35 kişiden birisi kaybedilmektedir.

 

   •     Yaş, aile hikayesi, diyet, yaşam tarzı prostat kanseri gelişmesi açısından risk faktörleridir.

 

Kolesterol Düşürücü Statin Grubu İlaçlar:

 

Statin grubu ilaçlar, kolesterol düşürmede etkil olan ilaçlardır. Bu ilaçlar çok sık kullanılmakta ve kalp hastalığı ve tüm nedenlere bağlı ölüm riskini azaltmaktadır.

 

Statinler aynı zamanda çeşitli hücrelerin çoğalmasını engellemektedir. Bazı çalışmalarda, statin kullananlarda kanser gelişme riskinin, kullanmayanlara göre daha az olduğu tesbit edilmiştir.

 

Çalışma

 

Prostat kanseri nedeniyle radyoterapi alan hastalarda statin grubu ilaçların etkisi araştırılmıştır. 1988-2006 yılları arasında prostat adenokarsinomu tanısı ile tedavi edici radyoterapi alan 691 hasta retrospektif (geriye dönük) incelenmiş. Bu hastaların 189’u(%27) statin kullanmaktaydı.

 

Sonuç

 

Statin kullananlarda hastalığın tekrar etmesi olasılığı daha az (biyokimyasal başarısızlık, kurtarıcı androjen deprivasyonu) ve nüks olmadan yaşam şansı daha yüksek bulunmuştur.

 

Ruchika Gutt, Nathan Tonlaar, Rangesh Kunnavakkam, Theodore Karrison, Ralph R. Weichselbaum, and Stanley L. Liauw”Statin Use and Risk of Prostate Cancer Recurrence in Men Treated With Radiation Therapy”. J Clin Oncol 28:2653-2659

 

KOLESTEROL DÜŞÜRÜCÜ İLAÇLAR VE PROSTAT KANSERİ için yorumlar kapalı

Filed under Kanser, Kolesterol

Metabolik Sendrom

Gelişmiş ülkelerdeki erişkinlerde en önemli ölüm nedeni kardiyovasküler (kalp ve damar) hastalık olduğu için, çoğu tıbbi çalışmalar kalp hastalığının ve felçin önlenmesini hedef almışlardır. Sağlıksız vücut ölçümü ve anormal kan tahlillerinin bileşimi olan metabolik sendrom, kardiyovasküler hastalık geliştirme şansı yüksek olan bireylerin tanınmasını sağlar. Agresif yaşam şekli değişiklikleri ve bazen de ilaç kullanımı ile bireyin kalp hastalığı ve felç geçirme şansı azaltılmaktadır. Metabolik sendrom, sendrom X veya insülin direnci sendromu olarak da adlandırılmaktadır.

  • Bel ölçüsünün erkeklerde 102 cm’nin, kadınlarda 88 cm ‘nin üzerinde olması
  • Yüksek tansiyon
  • Şeker yüksekliği (açlık kan şekerinin 100mg/dL yüksek olması)
  • Artmış trigliserid seviyesi
  • Azalmış HDL (iyi) kolesterol seviyesi Yukardaki ölçümlerden en azından 3 tanesi bir bireyde varsa, o bireyin metabolik sendromu olduğu söylenebilir ve bu hasta tip 2 diyabet, koroner arter hastalığı, kalp krizi veya felç geçirme için risk altındadır.
  • Yaşam tarzı değişiklikleri, kilo verilmesini, düzenli egzersiz, sigaranın bırakılmasını ve diyetteki yağın azaltılmasını içerir. Sadece %10’luk bir kilo kaybı bile kan basıncını ve insülin direncinin iyileştirir. Bazı bireyler sadece yaşam tarzı değişikliği ile yüksek tansiyon ve şeker yüksekliğinden kurtulabilirler. Çoğu bireyde yaşam tarzı değişikliğine ek olarak ilaç tedavisi eklenmektedir Düzenli egzersiz yapın.
  • Çocuklarınınz düzenli fiziksel aktivitede bulunmasını sağlayın ve sağlıklı yemekler yemelerini sağlıyın.
  • Meyve ve sebzede zengin sağlıklı ve dengeli beslenin.
  • Sigara içmeyin.
  • Düzenli check-up yaptırın ve yüksek kan basıncı için erken tedaviye başlayın.

Metabolik Sendrom için yorumlar kapalı

Filed under Hipertansiyon, Kanser, Kolesterol, Mide, Şeker Hastalığı (Diyabet)

Yağlı Karaciğer

 

Ultrasonun hayatımıza girmesinden sonra karaciğerdeki yağlanmayı oldukça sık görmekteyiz. Hastalarım böyle bir rapor gördüklerinde çoğunlukla irkilirler; ben ise şu şekilde kendilerine açıklarım, kilo aldınız, karnınız yağlandı, tabi ki organlarda bundan nasibini alacak, karaciğer de yağlanacak, belki de damarlarınız da yağlanmıştır. Mantıklı değil mi? Vücudumuzun programı, az harekete ve çok yemeye ne yazık ki uygun değil.

Bugün bahsedeceğim konu karaciğer yağlanması değil, yağlı karaciğer hastalığı (non-alkolik steatohepatit). İkisinin arasındaki fark ise, yağlı karaciğer hastalığı tanısı koymak için karaciğer biopsisi yapmak ve orada iltihabi ve diğer bazı değişiklikleri görmek gerekmektedir. Yani her ultrason raporunda karaciğer yağlanması yazan, yağlı karaciğer hastası değildir. Ama benin önerim böyle bir rapor almış olan herkesin kilolarına dikkate etmeleri ve egzersiz yapmalarıdır.

Yağlı karaciğer hastalığı (Nonalkolik steatohepatit, NASH) sık görülen bir hastalıktır ve bir kısım hastada karaciğer sirozuna kadar ilerlemektedir. Şu zamana kadar yağlı karaciğer hastalığı için yara sağladığı gösterilmiş bir tedavi yöntemi yoktur.

Bu hastalık, insülin direnci ve metabolik sendrom (obezite, trigliserid yüksekliği ve tip 2 diyabet hastalığı) ile yakın ilişkilidir. Ayrıca oksidatif stres ve insülin direncinin karaciğer hasarında kilit rol oynadığı düşünülmektedir.

Bu çalışmada şeker hastalığı olmaksızın yağlı karaciğer hastalığı olan hastalara (247 yetişkin) insülinin direncini azaltan pioglitazon veya E vitamini veya plasebo (etken madde içermeyen yalancı ilaç) verilmiştir.

E vitamini yağlı karaciğer hastalığını plaseboya göre daha yüksek oranda iyileştirmektedir (%43’e karşı %19). Serum alanin ve aspartat aminotransferaz seviyeleri (ALT, AST), karaciğerdeki yağlanma ve karaciğerdeki iltihabi durum hem E vitamini, hem de pioglitazon ile azalmıştır, ancak fibroz skorunda bir değişme saptanmamıştır. Pioglitazon kullanlar ancak tedavi esnasında kilo aldıkları gözlenmiştir.

Arun J. Sanyal, M.D., Naga Chalasani, M.B., B.S., Kris V. Kowdley, M.D., Arthur McCullough, Anna Mae Diehl, Nathan M. Bass, Brent A. Neuschwander-Tetri, Joel E. Lavine, James Tonascia, Aynur Unalp, Mark Van Natta, Jeanne Clark, Elizabeth M. Brunt, David E. Kleiner, Jay H. Hoofnagle, Patricia R. Robuck“Pioglitazone, Vitamin E, or Placebo for Nonalcoholic Steatohepatitis”

Yağlı Karaciğer için yorumlar kapalı

Filed under Kolesterol, Şeker Hastalığı (Diyabet)

Kolesterol Düşürücü İlaçlar Tansiyonu da Düşürür Mü?

Kolesterol düşürücü ilaçlar günümüzde oldukça sık kullanılan ve etkin ilaçlardır. Ancak, sınırları iyi çizmek ve ihtiyacı olan hastalara bu grup ilaçları tatbik etmek gerekmektedir. Ben hastalarımda gerektiği zaman kolesterol düşürücü ilaçları öneriyorum, ancak bu öneriyi yaparken de, en önemli noktanın diyet ve egzersiz olduğunu hatırlatıyorum. Diyet ve egzersiz yapılmazsa, sadece rakamlar düzeltilir, kişi tedavi edilmemiş olur. Benim hastalarıma önerim, diyet ve egzersiz yapmaları; ihtiyaç olursa da diyet ve egzersizi bırakmadan ilaç tedavilerine başlamaları yönündedir. Başarıya giden yol budur.

Gelelim Çalışmamıza

Statin grubu kolesterol düşürücü ilaçların, kolesterolü düşürdüğü gibi tansiyonu da düşürdüğü düşünülmektedir. Bu çalışma, böyle bir ilişkinin varlığını test etmek için düzenlenmiştir Çift kör ve randomize yapılan bu çalışmaya 508 orta derecede hipertansiyonu olan ve kolesterol yüksekliği olan 45-70 yaş arasında hastalar katılmıştır.

Hastalara hidroklorotiazid (25mg/gün) veya fosinopril (20mg/gün) tansişyon ilacının yanına pravastatin etken maddeli kolesterol düşürücü ilaç verilmiştir ve hastalar 6 yıl izlenmişlerdir.

Pravastatin kullananlarda kolesterol seviyeleri belirgin olarak düştüğü ancak tansiyon değerlerini düşürmediği gözlenmiştir. Kolesterol düşürücü pravastatin tansiyonu düşürmemektedir.

Giuseppe Mancia, Gianfranco Parati, Miriam Revera, Grzegorz Bilo, Andrea Giuliano, Fabrizio Veglia, Gaetano Crepaldi, Alberto Zanchetti “Statins, antihypertensive treatment, and blood pressure control in clinic and over 24 hours: evidence from PHYLLIS randomised double blind trial”

Kolesterol Düşürücü İlaçlar Tansiyonu da Düşürür Mü? için yorumlar kapalı

Filed under Hipertansiyon, Kolesterol

Kolestrol Düşürücü Yeni Bir İlaç Eprotirome

Bildiğiniz gibi damar sertliği ile ilişkili kalp damar hastalıklarında, düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) kolesterol yüksek olmasının rolü var. Bu kötü kolesterolü düşürmek için, diyet ve egzersizin yeterli olmadığı riskli hasta grubunda, kolesterol düşürücü ilaçların kullanılmaktadır. Statin grubu ilaçlar, kolesterol seviyesini azaltmakta kullanılmaktadır. Ancak, bazı durumlarda tek başlarına hedef değerlere ulaşmak sadece statin grubu ilaçlarla mümkün olamamaktadır.

Ezetimib ve torcetrapib gibi yeni ilaçlar ise, yeni ve değişik etki mekanizmalarının olmasına rağmen ya istenen etkinliğe ulaşamamış veya istenmeyen yan etkilere neden olmuştur.

Tiroid hormonlarının, hipotiroidi hastalarında (tiroid bezi çalışmayan hastalarda) özellikle LDL kolesterolünü düşürdüğü bilinmektedir.

Bu çalışmada, tiroid hormonuna benzeyen eprotirome isimli molekül, statin grubu ilaç kullananlara ek olarak verilmiştir. Çalışma çift kör ve plasebo kontrollü olarak yapılmıştır.

Ve Sonuçlar
Eprotirom statin grubu (atorvastatin veya pravastatin) ilaçlara eklendiğinde %32’ye varan LDL azalması gözlenmiştir.

*Paul W. Ladenson, M.D., Jens D. Kristensen, M.D., Ph.D., E. Chester Ridgway, M.D., Anders G. Olsson, M.D., Ph.D., Bo Carlsson, M.Sc., Irwin Klein, M.D., John D. Baxter, M.D., and Bo Angelin, M.D., Ph.D. “Use of the Thyroid Hormone Analogue Eprotirome in Statin-Treated Dyslipidemia”. NEJM,
Volume 362:906-916

Kolestrol Düşürücü Yeni Bir İlaç Eprotirome için yorumlar kapalı

Filed under Kolesterol, Tiroid Hastalıkları

Yeni Bir Kolesterol İlacı

Antisense oligonükleotidler, tıbbın heyecan verici alanlarından biridir. Bu moleküller kullanılarak bir genin fonksiyonu durdurulabilmektedir. Ancak klinik etkileri, teorideki etkilerinden az olması nedeniyle tedavide çok fazla kullanılamamaktaydır.

Bugün size bahsedeceğim çalışma mipomersen isimli bir ikinci jenerasyon antisense oligonukleotid. Bu madde özellikle apolipoprotein B100 protein sentezini durdurmaktadır.

Bu çalışmada homozigot ailesel hiperkolesterolemi olan (çok yüksek LDL seviyesi, cilt altında yağ birikmesi ve erken yaşlarda kalp damar hastalığı ile karakterize olan bir hastalık) hastalarda yağ düşürücü ilaçlara haftalık 200mg mipomersen eklendiğinde etkinlik ve güvenirlilik araştırılmıştır.

Bu çalışma randomize (yani gruplar ayırım yapılmaksızın, tamamen tesadüfi olarak secilmiş), çift-kör (yani ne araştırıcılar, ne de hastalar aktif ilaç alıp almadıklarını bilmediği), plasebo kontrollü olarak yapılmıştır.

LDL kolesterolünde düşme mipomersen grubunda %24.7 iken, plasebo grubunda %3.3 olarak belirlenmiştir. Sonuçta mipomersen yeni ve etkili bir tedavi yöntemidir.

*Frederick J Raal, Raul D Santos, Dirk J Blom, A David Marais, Min-Ji Charng, William C Cromwell, Robin H Lachmann, Daniel Gaudet, Ju L Tan, Scott Chasan-Taber, Diane L Tribble, JoAnn D Flaim, Stanley T Crooke “Mipomersen, an apolipoprotein B synthesis inhibitor,for lowering of LDL cholesterol concentrations in patients with homozygous familial hypercholesterolaemia: a randomised, double-blind, placebo-controlled trial” . Lancet 2010; 375: 998–1006

Yeni Bir Kolesterol İlacı için yorumlar kapalı

Filed under Kolesterol