Her 10 insandan birisinin şeker hastasıdır. Artan obezite nedeniyle bu oranın artacağından da eminim. Tip 2 diyabetin asıl tedavisi diyet ve egzersizdir; ilaçlar ise bu tedavinin yardımcılarıdır; katiyetle tedavinin temeli olmamalıdır (halbuki tip 1 diyabette bu durum tam tersidir).
Bugün, geçen sene size bahsettiğim ( https://burakuzel-md.com/2010/06/29/yeni-bir-seker-ilaci-dapagliflozin/ ) bir ilaç konusunda yeni bir bilgiyi paylaşmak istiyorum:
Dapagliflozin, Sodium-glukoz kotransporter 2 (SGLT2) inhibitörüdür. SGLT2, dapagliflozinle inhibe edildiğinde, şekerin idrardan geri emilmesini engelleyip, idrarla atılımını arttıyor. Normalde vücudumuz benzer bir mekanizmayı kullanarak, şekerin fazlasını idrarla atmaktadır, ancak bu eşik değerin nerede başladığı net olmamakla beraber, atılım da kararlı değildir. Bu ilaç idrardan şeker atılımını kararlı hale getirmektedir.
Yapılan bir çalışmada dapagliflozin alan kadınların % 0.4’ünde meme kanseri geliştiği , ancak kontrol grubunda bu oranın % 0.1 olduğu gözlenmiştir. Erkeklerde ise bu ilacı alanlarda mesane kanseri % 0.3 sıklığında gözlenirken, kontrol grubunda bu oran %0.05 olarak gözlenmiştir.
Bu nedenle Birleşik Devletler federal danışma komitesi geçen Salı, bu etki mekanizmasının diyabet tedavisinde ilk olan ilacı kullanılmasını onaylamamıştır.
http://www.nytimes.com/2011/07/20/business/diabetes-drug-dapagliflozin-rejected-by-fda-panel.html